Türkçe ’de duygusal açlık olarak geçen emotional eating, bireyin biyolojik olarak aç hissetmese de yaşadığı duygusal rahatsızlıkları gıda alımına yönelerek yemekle telafi etmeye çalışmasıdır. Bir nevi ağız açlığı/tiryakiliğidir ve bu durumu yaşayan bireylerden ‘torbalar dolusu abur cubur yemek istiyorum, aylarca yemiyor gibi hissediyorum, tüm yemekler tabağımda olsun yiyebilirim’ gibi cümleler sıkça duyulur ama birey, bunun bir duygusal yeme bozukluğu olduğunu fark etmesi oldukça zordur. Duygusal Yeme, daha çok öfke, depresif duygulanım ya da yoğun stres durumlarında ortaya çıkabildiği gibi olumlu duygularla beraber de görülebilir. Aslında birey, yaşadığı olumlu / olumsuz duyguyu tanımakta ya da yönetmekte zorluk yaşadığında bir savunma mekanizması olarak Duygusal Yeme ’ye yönelmektedir ama birey ne kadar yese de tokluk duygusunu hissedemez. Bu yüzden ilk olarak fiziksel açlık ile duygusal açlık arasındaki fark ayırt edilmeli:
Bu iki açlık arasındaki fark ayırt edilebilirse bireyin tedavisi yüksek oranda kolaylaşır. Peki Duygusal Yeme rahatsızlığı yaşayan birey için yemek neden iyi hissettiriyor? Beyin haz vereni tekrar yapmaya, acı vereni ise sonlandırmaya odaklıdır. Tüm bunları ödül ve ceza mekanizmaları ile yapmaktadır, kalorisi yüksek yiyecekler tüketildiğinde beyin bunun olumlu algılar ve tekrar isteyerek dopamin ve endorfin salgılar. Bu durum kişilik ya da alışkanlıkla açıklanamamaktadır, insan ve hayvan beyni bu duruma programlanmıştır. Bunun nedeni beynin stres anında iyi hissettireni muhafaza etmek istemesidir.
Yaşanılan duygulara göre Duygusal Yeme türlere ayrılmaktadır:
Duygusal Yeme Teorileri:
1. Psikomatik Teori: Kişi açlık / tokluk durumunu fark edemez ve zaten bunlara yönelik değil duygularına yönelik yemeğini devam ettirir. Teoriye göre bu bireylerde açlık farkındalığı daha az gelişmiştir.
2. Schachter ’in İçsel-Dışsal Teorisi: Korku ve anksiyete duyguları normal vücut ağırlığındaki bireylerde yemeyi azaltırken obez bireylerde tam aksi bir şekilde yeme davranışı artmaktadır. Dışsal yeme tutumundaki bireylerde yeme davranışı sadece yeme nesnesiyle aynı ortamdayken etkili olmaktadır, aynı ortamda bulunulmuyorsa yeme davranışı tetiklenmez.
3. Obezite Teorisi: Birey olumsuz duygusunu azaltmak ve yerini olumlu duyguya bırakmak için bolca gıda almak istemektedir.
4. Kısıtlama Teorisi: Birey, çok yediğinden yakınarak kilo almamak için kendini kısıtlamaya çalışır. Şiddetli bir kısıtlamadan sonra birey yeme atağı geçirir ve otokontrolünü kaybedebilir.
5. Kaçış Teorisi: Duygusal Yeme ‘nin tamamen bir kaçış mekanizması olduğu savunulmaktadır.
Duyusal Yeme ile Nasıl Başa Çıkılabilir?
En önemli nokta, erken farkındalık ve tespiti olmakla beraber;
-yeme alışkanlıkları gözden geçirilmeli,
-yoğun yemek yeme isteğinin hangi duygulara eşlik ettiğine dikkat edilmeli,
-duygularla yemek arasındaki ilişkiye özen gösterilmeli,
-farkındalıkla yemek düzeni oluşturulmalı vb.
Tüm bu noktalarda zorluk yaşanılıyorsa ve başa çıkılamayacak bir aşamaya geliniyorsa uzmana danışılmalı.